Yeni e-ticaret Kanunu ile neler değişecek?

E-ticaret alanında yeni düzenlemeler getirecek olan yeni 6563 no’lu “Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun”, tüketicilerin günlük hayatlarında önemli değişimlere neden olmasının yanında bu alanda faaliyet gösteren kurumlar için de yeni bir dönemin başlayacağını gösteriyor. Dünyada ve Türkiye’de hızla büyüyen ve gelişen e-ticaret sektöründe bir yandan tüketicilerin haklarının belirlenmesi ve korunması, diğer yandan da yoğun rekabet ortamında kurumların çalışma biçimlerinin belirlenmesi açısından bu kanun büyük önem taşıyor. 

Yeni kanun bilgi verme yükümlülüğü, sipariş ve ödeme sistemleri, ticari iletişim, kişisel verilerin korunması ve cezai hükümler alanında önemli değişimleri beraberinde getiriyor. Örneğin tüketici ile yapılan ticari sözleşme öncesinde, hizmet sağlayıcısının tüm bilgilerini eksiksiz ve net bir şekilde sunması zorunluluğu olacak. Sipariş onayından önce ödenecek toplam bedel ile birlikte sözleşme şartları müşteriye gösterilecek. Hediye ve promosyonlarla ilgili tüm şartlar net bir şekilde sunulacak. 

Tüm bunların ötesinde internetten alışveriş anlamında en çok şikayet edilen konuların başında gelen istenmeyen e-posta, SMS gibi uygulamalar artık sonlanacak. Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra herhangi bir elektronik ileti gönderilmeden önce izin alma şartı geliyor. Yazılı ya da elektronik olarak da alınmış bu onay olmadan, hiçbir ileti tüketiciye gönderilemeyecek. Tüketici isterse, sonradan kararından vazgeçerek ileti almak istemediğini de tüketiciye söyleyebilecek. Yine hizmet sağlayıcı, kampanyalarında, bültenlerinde, yarışmalarında tüketicileri her adımda ve değişiklikte bilgilendirecek. 

Yeni kanun şirketlere ne konuda yararlı olacak?

Yeni kanun ve yönetmeliğin, e-ticaret alanına getireceği en büyük farklılık, haksız rekabetin ortadan kaldırılması olacak. E-ticaret, biraz da doğası gereği sahte ve kaçakçılığın en sık görüldüğü alanlardan biri. Tüm dünyada milyarlarca dolarla ifade edilen sahteciliğin bu alanda faaliyet gösteren kurumlar, yoğun rekabet ortamında kendilerine biraz daha yer açabilmek için kimi zaman farklı yöntemlere başvurabilmekte. Tüm bunlar göz önüne alındığında yeni kanunla birlikte sektörün küçük büyük tüm kurumları, haksız rekabeti ortadan kaldıracak düzenlemelere imza atmak zorunda kalacaklar. Tüketici odaklılık artık bir zorunluluk haline gelecek. Tüm kurumlar, tüketicilerinin gizliliğine önem veren ve onların haklarına saygı duyan bir pozisyona geçecekler. Özellikle Türkiye’de çok sık rastladığımız e-ticarete güven unsuru konusunda önemli adımlar atılacak. Artık yasal düzenlemelerle tüketicilerin tüm hakları koruma altına alınacak ve hem tüketicilerin kurumlara, hem de kurumların diğer kurumlara olan bakış açısı değişecek. İçerisinde önemli bir potansiyeli barındıran e-ticaretin gelişimi ve büyümesi için de bu yoldan gidilmesi şart. Yeni kanun hem daha fazla kullanıcının internetten alışveriş yapmasını sağlayacağı gibi online alışverişi hacminin de artmasına destek olacak. 

Şirketlere zararı olduğu durumlar çıkabilir mi? E-ticarete nasıl getirisi olacak? 

E-ticaret alanında olan büyük kurumlar, kuruldukları günden bu yana, tüketicilerinin yararına olacak birçok çalışmaya imza atıyorlar. Bu açıdan onları bağlayacak ya da zararlarına olacak herhangi bir durumdan söz etmek mümkün değil. Aksi şekilde bu kurumlar müşteri bağımlılığı anlamında atacakları yeni adımlarla bu düzenlemeleri fırsata dönüştüreceklerdir. Milyonlarca verinin döndüğü, Büyük Veri kavramının tüm şirketlerin pazarlama ve satış stratejilerine yön verdiği bu yeni ortamda, bu yeni kanun e-ticaret dinamiklerinin işlerliğini daha net sağlayacaktır.  

Kanun’la e-ticaret sitelerinin sıklıkla başvurduğu opt-in sistemini yeni düzenlemeler getiriyor. Bununla ilgili ne düşünüyorsunuz. Neler değişecek?

Türkiye, istenmeyen elektronik postaların ve dijital iletilerin en çok gönderildiği ülkelerin başında geliyor. Müşterilerinin kendilerine verdikleri kişisel bilgileri, farklı amaçlarla kullanan çok sayıda kurum bulunmakta. İzinli pazarlama anlamında bakıldığında, dünyada belirlenen iki sistem mevcut. İlki ileti göndermeden önceden izin alma koşuluna dayanan “opt-in”, diğeri ise  herhangi bir mesajı “bundan sonrası için almayı reddetme hakkı” olarak tanımlanan “opt-out”. Yeni düzenleme ile birlikte artık opt-out olarak çalışan sistem değişecek ve bundan böyle SMS, e-posta vb. bir kanaldan atılan iletiler için önceden izin alma şartı getirilecek. Önceden izin alınmadan gönderilen iletiler için para cezası ödenecek. Toplum gönderimlerde bu cezalar katlanarak artacak. 

Yeni düzenleme ile birlikte e-ticaret kurumlarının tüketici haklarına saygı duyması artık bir zorunluluk haline gelecek. Kişisel bilgilerin sadece belirli amaçlarla, o da sadece izinli olarak kullanılması ile tüm kurumlar ister istemez pazarlama stratejilerini buna dayalı olarak kuracaklar. İzinli pazarlama kavramı, Türkiye’de kendine yeni bir alan daha bularak yerleşik konuma geçecek. Bu da e-ticaret başta olmak üzere tüm sektörlerin geleceğe doğru daha emin adımlar atması ve sağlıklı büyümesini sağlayacak. 

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here