Sevgili Dostlar,

Hepimizin yeni yılı kutlu, güzelliklerle dolu olsun. Beklentiler farklı farklı, daha iyi iş, daha iyi kazanç, yeni bir ilişki isteyenler olduğu gibi hayatında sadece huzur isteyenlerin sayısı da oldukça fazla, sağlık olsun gerisi illa ki olur diyelim ve senenin ilk yazısına başlayalım.

Geçen TV’de izlediğim bir sokak röportajında insanlara bu sene en çok neye şaşırdıkları, üzüldükleri ve sevindikleri soruluyordu. Cevaplar aşağı yukarı aynıydı ama sevinçle alakalı cevap veren kimse olmadı. Sonrasında bende düşündüm, deprem felaketi en üzücü en tatsız en zor dönemdi kuşkusuz, üzüntülere hiç girmeyeyim ama sevindiğim ne vardı diye düşündüm vallahi benim de aklıma adam akıllı bir şey gelmedi, ya sizin?

Yeni bir yıla girince herkes çok motive şekilde kendisine hedefler koyuyor, bunlardan ilk ikisi de düzenli spor yapmak ve dengeli beslenmek oluyor ama işin ilginç tarafı bu hedefi koyanların %85’i bu ikisine ya başlayamıyor ya da başlasa bile yarıda bırakıyor, inşallah bu sene hepimiz bu zinciri kırarız.

Ben bu sene iki konuya odaklanmayı seçtim, ilki ertelediğim projeleri hayata geçirmek ikincisi ise haftada bir uzun zamandan beri kontakta olmadığım insanlarla ister telefonda olsun ister yüzyüze olsun görüşmek. İki seneden beri iş koçluğu konusunda uzman Action Coach‘dan aldığım danışmanlık hizmeti sayesinde zamanı iyi kullanmak ve odaklanmak konularında kendimi oldukça geliştirdim, mükemmel değilim ama eskisine göre çok daha iyi konumdayım.

Yaptığımız çalışmalarda gördüm ki aynı anda çok şey yapmaya çalışıyor ama gereken vakti ayıramadığımdan beklediğim geri dönüşleri alamıyordum, o yüzden işle alakalı önceliklerimi değiştirdim ve etkinlik yapma konusuna odaklandım. Böyle olunca yeni müşteriler geldi, daha profesyonel etkinlikler yapmaya başladım ve cirolar ciddi oranda arttı. Cirolar artınca ve bazı şeyleri sağlama alınca önceki yıllarda belli yere getirdiğim projeleri yavaş yavaş hayata sokmaya başladım, bazen herşeyin zamanı var diyorlar ya işte kısmet bu seneymiş.

Bu projelerden ilkini sizinle paylaşayım. İşim gereği farklı yerlerde bulunuyor, farklı insanlarla tanışıyor, trajikomik bir sürü olaya şahit oluyorum. Bir yandan iş hayatı, bir yandan teknolojinin iş yapış şeklini değiştirmesi, bir yandan yurdum insanının yaşananlara verdikleri reaksiyonlar, her şey o kadar garip, o kadar karmaşık ki normal şartlarda ne oluyor yahu diyeceğimiz şeyleri artık kanıksamış durumdayız. Belki de bu kadar zorluğun olduğu bir ülkede bizi tek mutlu eden bize anlamsız kahkaha attıran bu olaylar, işte bende bunları anlatacağım bir platform olsun istedim ve Kim Kime Dum Duma adlı video serilerine başladım. İlkini izlemek isterseniz buradan bakabilirsiniz, yakın zamanda serinin diğer videoları da hayata geçecek.

İkinci hedefim olan insanlarla görüşme konusuna gelirsek sanırım üniversite sonrası iş hayatına girdikten sonra hepimizde bir iş yoğunluğu başladı, sonrasında aile sorumlulukları da olunca ev-iş ekseninden farklı şeylere zaman ayıramaz olduk. Son 20 senede hayatın çok daha hızlı akmasından dolayı çoğu şeye zaman ayıramadığımızı düşünüyoruz ama bu babalarımızda da böyleydi, ben kaç kez rahmetli babamın arkadaşlarıyla “kaç sene oldu görüşmedik işler güçler” dediğini dün gibi hatırlıyorum.

Sanırım konu biraz önceliklere geliyor, neyi yapmak istiyorsan onu eksenine koyunca bir şekilde ona yöneliyorsun. Bazen üniversite yıllığına bakıyorsun, sana yazı yazanlara göz atıyorsun, bu kişilerle o zamanlar çok samimiymişsiniz ama şimdi kaç kez görüşüyorsunuz, ya da en son ne zaman bir alo dediniz? Haydi açın yıllığınızı bakın, 10 kişi yazdıysa bunlardan 5’i ile görüşüyorsanız bence büyük başarı, hele de benim gibi mezuniyetin üzerinden 24 sene geçtiyse %50 çok iyi bir oran.

Okul yıllarından kurumsal hayata gelirsek, önceki iş yerlerindeki arkadaşlarınızdan kaçı ile hala samimiyetiniz var, öğlenleri yemeğe çıktığınız, şirket dedikodusu yaptığınız insanlarla hala haberleşiyor musunuz, hatta bir adım öteye gideyim aile üyelerinizle iletişiminiz ne durumda?

Bu soruların cevapları bazen üzücü oluyor, can ciğer olduğun, belli anlarına şahitlik etmiş insanlardan öyle ya da böyle bir şekilde kopuyorsun, acı  ama gerçek, işte bu yüzden bu sene ben bu tarafa yönelip eski dostları aramaya ve görüşmeye çalışacağım. Eminim bu buluşmalar bana çok ama çok iyi gelecek, size de tavsiye ederim.

Madem buluşma dedik, 9 Ocak Salı akşamı 2024 senesine yönelik beklentileri konuşacağımız, İstanbul’daki E-Ticaret Sohbetlerine bütün dostları bekleriz, tanışıyorsak oradan buradan konuşur tanışmıyorsakta bu ücretsiz etkinlik sayesinde tanışmış oluruz. Detaylı bilgi ve kayıt için buraya tıklayabilirsiniz. Bu arada Action Coach’ın 23 Ocak günü pazarlama ile alakalı harika bir webinarı var, sakın kaçırmayın, kayıt için buradan yerinizi ayırtın.

Sadece 5 Dakika adlı platformda Aralık ayının özetini yayınladık, izlemek isterseniz buraya tıklayabilirsiniz.

Önümüzdeki günlerdeki etkinliklere bakarsak;

• 9 Ocak Salı günü saat 19.00’da İstanbul’da yapacağımız E-Ticaret Sohbetlerinde birbirinden değerli 3 konuğumuzla 2024 senesinden beklentileri konuşacağız, kayıt için buradan yerinizi ayırtabilirsiniz.

• 12 Ocak Cuma günü saat 14.00’de Kariyer Sohbetlerinde PayTR İk Direktörü Özge Ünal ile iş dünyasına yönelik konuşacağımız program için buradan kayıt olabilirsiniz.

• 16 Ocak Salı günü saat 14.00’de Ozon Global Türkiye Müdürü Hazal Maraş ile Rusya pazarına ürün satışı hakkında sohbet edeceğiz, canlı yayın linkini almak için buraya tıklayabilirsiniz.

• 26 Ocak Cuma günü Kariyer Sohbetlerinde Doğuş Teknoloji’de CHRO pozisyonunda çalışan Aslı Barış ile iş dünyasına yönelik konuşacağımız program için buradan kayıt olabilirsiniz.

• 30 Ocak Salı günü ise Adana’da KOBİ’lere ve girişimcilere yönelik uygulamalı eğitim programı düzenleyecek, herkese bir web sayfası yaptıracağız. Kayıt olan herkesi önceden tek tek arayıp teyit ederek programa dahil ettiğimiz eğitimi incelemek için buraya tıklayabilirsiniz.