Bilgisayar ile iletişim teknolojilerinin ve mobil cihazların gelişimi ile internet gündelik hayatımız içerisinde en önemli kavramlardan biri olmayı başardı. Günümüzde internet kullanıcı sayısı 4 milyarı aşmış durumda. Sayısal veriler göz önüne alındığında internet ile ilgili tüm kavramların ve platformların önem kazandığına şahit oluyoruz. Günümüzde öne çıkan, giderek değeri ve pazar payı artan kavramlar arasında “elektronik ticaret” yer alıyor. İnternet üzerinden ürün veya hizmet alımı olarak tanımlanan e-ticaret, ilk defa 1996 yılında hayatımıza girdi ve günümüzdeki halini alana kadar büyük bir gelişim sürecinden geçti. 

E-ticaret sektörüne yönelik web siteleri günümüzde oldukça fazla. Ancak e-ticaretin gelişim aşamasında kurulan platformlar, e-ticaret sektöründe önemli bir yere ve pazar payına sahip. 1995 yılında kurulan Amazon ve eBay dünyadaki ilk e-ticaret platformları olma özelliğini taşıyor. Öte yandan 1999 yılında kurulan ve Çin merkezli olan Alibaba ise bugün e-ticaret sektörünün en güçlü oyuncuları arasında gösteriliyor. 

1989 yılında geliştirilen HTML dili bir nevi internet dünyasının devrimin kapılarını araladı ve web siteleri için olağanüstü imkanlar sağladı. Bu gelişmeyle birlikte birçok yeni özellik kazanan web siteleri, gündelik hayatın içerisine daha fazla girdi ve kullanım amaçları çoğaldı. 1990’lı yıllara gelindiğinde ise şirket ve grup içi ticaret işlemlerinin çözümü için EDI yöntemini geliştirildi. EDI, e-ticaretin ilk versiyonu sayılıyor. Web tabanlı algoritmalar teknoloji ile birlikte doğru orantılı gelişim göstererek günümüzdeki e-ticaret sitelerinin oluşmasına öncülük etti ve dünya çapındaki ilk e-ticaret işlemleri 1996 yılında yapıldı.

E-ticaret sektörünün önem kazandığı ve gelişim gösterdiği yıllarda ülkemizde de ilk adımlar atıldı. 1998 yılında kurulan hepsiburada.com’un bugün dünya devi Alibaba’dan daha önce kurulduğunu görüyoruz. Hepsiburada.com’u, 2001 yılında kurulan Gittigidiyor, 2009 yılında kurulan Trendyol ve 2012 yılında kurulan n11.com takip etti. Her ne kadar tarihsel süreçte dünyanın gerisinde kalmasak da, e-ticaret alanında halen kat etmemiz gereken bir yol olduğunu söyleyebiliriz. 

E-ticaret ortaya çıktığı ve gelişim gösterdiği ilk yıllarda dünya çapında çok fazla etkili olamadı. Dönemin finansal teknolojileri ve lojistik gelişmişlik düzeyi göz önüne alındığında bunun kaçınılmaz bir sonuç olduğunu görüyoruz. Akıllı mobil cihazların hayatımıza girmesinden kısa bir süre sonra adından tekrar söz ettiren e-ticaret, büyümeye başladı ve bu istikrarını ilerleyen yıllar içerisinde de devam ettirdi. Günümüzde e-ticaret site trafiklerinin yüzde 70’i mobil cihazlar tarafından sağlanıyor.

E-Ticaret Türleri Nelerdir? 

E-ticaret beş ana gruba ayrılır. Şirketler arası ticaret (Business to Business – B2B), en yaygın olarak kullanılan ticaret şeklidir. Üretici firmayla toptancı arasındaki ticaret veya toptancı ile perakendeci arasındaki ticaret türüdür. Şirketten tüketiciye ticaret (Business to Consumer – B2C), elektronik ticaretin en çok bilinen şeklidir. Elektronik ortamda sanal mağaza ile internet üzerinden birçok ürünün doğrudan tüketiciye satılmasıdır. Tüketiciden şirkete (Consumer to Business – C2B), tüketicinin mallarını şirkete satma şeklidir. Tüketiciden tüketiciye (Consumer to Consumer – C2C), tüketicilerin üçüncü bir parti üzerinden alım satım yapmasıdır. Üçüncü partiler genellikle komisyon ücreti talep ederler. İkinci el eşya alım satımı yapan siteleri, bu ticaret modeline örnek olarak verebiliriz. Şirketten çalışana ticaret (Business to Employee – B2E), şirket içindeki alım satım ağı kullanılarak yapılan işlemdir. Şirketler çalışanlarına özel ürün ve hizmet sunarlar. Şirketler bu ticareti kurumsal ürünlerin temin edilmesinde kullanırlar ve bunu şirket içinde yaparlar.

E-Ticaret’in Geleceği

Son yıllarda hayatımızda önemli bir yeri olan e-ticaret Covid 19 döneminde eskisinden de popüler oldu. Sokağa çıkma yasağı olan 65 yaş üstü büyüklerimiz ve evden çıkmak istemeyen kişilerin geçtiğimiz 2 ayda online alışverişe ilgi göstermesi sonrasında büyüme rakamları inanılmaz derecede arttı. Fiziki mağazalarında kapanması sonrası bu dönemde tamamen rakipsiz kalan ve altın çağını yaşayan e-ticaret sektörü ile alakalı Bankalar Arası Kart Merkezi’nin paylaştığı birkaç veriyi paylaşırsak işin ne kadar büyük olduğunu daha iyi anlayacaksınız.

İnternetten kartlı ödeme tutarı, geçen yılın aynı dönemine (Nisan) göre yüzde 13 artarak 16 milyar TL’ye ulaştı. İnternetten kartlı ödemelerin toplam kartlı ödemelerdeki payı da yüzde 24 ile rekor seviyeye ulaştı. Yani nisan ayında her 4 TL kartlı ödemenin 1 TL’si internetten gerçekleşti. 

Mart ayında 3 milyon Nisan ayında da 2 milyon kredi kartı yani toplamda 5 milyon kart internetten yapılan alışverişte kullanılmış. Bundan önce online alışverişe mesafeli davranan milyonların bunu deneyimlemesi ve işlemlerin kolay olduğunun anlaşılması sonrasında bu kitlenin çoğu alışverişlerinin belki hepsini yapmasa bile bir kısmını online yapmaya devam edecek. Tüketici tarafında popülerleşen e-ticaret satıcı tarafında da son zamanlarda önem kazandı. Covid 19 döneminde fiziki mağazasının kapalı olmasından dolayı zorluk yaşayan birçok firma bu dönemde e-ticaret altyapısı sağlayan paketler aldı ve online satışa başladı. 7 gün 24 saat hizmet verebilme, sadece mağazanın bulunduğu bölgedeki insanlara değil herkese ürün satabilme ve mağazaya göre daha düşük maliyetinin olmasından dolayı e-ticaret sektörüne giren firma sayısı arttı. 

Özetlersek, hem yukarıda bahsettiğim sebeplerden dolayı hem de yeni gelen kuşağın gittikçe dijitalleşmesinden dolayı e-ticaret sektörü çok daha fazla büyüyecek ve yeni fırsatlar sunacak. Online mecradan ürün mü alınır söyleminin tarihin tozlu yapraklarında kaldığı bugünlerde artık insanların alacağı kıyafetleri sanal olarak nasıl üstlerinde deneyebilecekleri ile alakalı yazılımlar planlanıyor, kısacası bambaşka bir dünya bizleri bekliyor. 

Murat Erdör Hakkında Bilgi

TED Ankara Koleji’nde lise eğitimini 1994 senesinde tamamladıktan sonra Bilkent Üniversitesi İşletme Bölümü’nden 1999 yılında mezun olan Murat Erdör, Bahçeşehir Üniversitesi’nde “Stratejik Pazarlama ve Marka Yönetimi” üzerine master yaptı. Finans, hizmet ve enerji sektörlerinde yerli ve yabancı birçok şirkette çalıştıktan sonra, uzun süre dijital pazarlama ve otomasyon konusunda dünyanın sayılı markalarından biri olan Emarsys’de Türkiye Ülke Müdürlüğü görevini yürüttü. Emarsys’deki başarılarının ardından Türkiye’nin lider pazarlama platformu Euromessage’da Türkiye Genel Müdürü olarak çalışan Erdör, 20 senelik kurumsal hayata ara verip Me Consultancy adlı firmayı kurdu. Kariyerine “dijital dönüşüm danışmanı” olarak devam eden Erdör, Faydalı Sohbetler markasıyla dijital etkinlikler düzenlemekte, Faydalı Eğitimler adlı markasıyla da online eğitimler vermektedir. Aynı zamanda “Bilgi Paylaştıkça Güzel” temalı www.muraterdor.com adlı web sayfasıyla farklı konularda sektöre katkıda bulunmaktadır.

Bu yazı Türk Eğitim Derneği’nin dergisi olan TED Meşale’de yer almıştır.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here