Back To School

Gündemde çok olay var ama haftanın en önemli olayı bence okulların açılmasıydı. Her gün evde çocuklarla ilgilenmek durumunda olan biz yetişkinler ise cidden rahatladı. Ben şahsen ilk 2 gün amma boş zaman varmış ya falan oldum, bir garipsedim, hatta evde değil ofiste çalışayım dedim, evde oğlumun olmamasına, “oğlum bırak oyunu, dersin başladı”, “evladım sen neden ekran önünde değilsin bu leogolar ne” cümlelerini kurmamaya alıştım.Hepimiz okullar açılsın, çocuklar arkadaşlarıyla sosyalleşsin, tenefüslerde koşsun eğlensin, dersi sınıfta öğrensin temennisi içindeydik ama ne yalan söyleyeyim evde oğlum ile oturmak, onun yandaki odada oturuyor olması da güzel bir hismiş. Seneler sonra “oğlum o sene Covid 19 denen bir bela vardı, şimdiki xyzq virüsünün başka bir çeşidiydi, yahu sen 1.5 sene okula gidemedin hatırlamazsın o günleri” gibisinden sohbetleri de yapacağız sanki. Okulların açılması ekonomiyi de canlandırdı tabi, tek başına bir sebep olmamakla beraber ev kiralarını da uçurdu, sanırsın ki evler İngiliz kraliyet ailesinden kalma, hepsi paha biçilmez fiyatlardan alıcı buluyor.

Gene okullara dönersek, maske ile akşama kadar ders dinlemek cidden çok zor, bazen büyüklerimizden duyarız ya, bizim zamanımızda her şey çok güzeldi diye, bizim içinde geçerli sanırım bu, maskesiz ve mesafesiz güzel günler geçermiş hey gidi hey.

Toparlarsak, bu eğitim yılında bütün öğrenci kardeşlerimin bu dönemi sağlıklı ve olabildiğince keyifli şekilde atlatmalarını dilerim.

• Futbol malum ülkenin en büyük meşgalelerinden birisi. En son katıldığımız Euro 2020’de 3’te sıfır çekince teknik direktör Şenol Güneş’e karşı başlayan homurdanmalar herhangi bir maçı kazanmamızda bile devam etti ve en sonunda istifa haberi geldi. Şenol Güneş’i tanımam, çok sempati de duymam ama sanki hakkını yediler gibime geliyor. Milli takım geçenlerde bir maçta 97. dakika gol yememiş olsa gene lider, hadi onu geçtim dört maç kalmış hala şansı çok yüksek ama eleştiriler başlayınca önünde de duramıyorsun. Kronikleşmiş sorunları çözmek yerine anlık başarı ve başarısızlıklara odaklandığımız sürece göreve kim gelirse gelsin çok başarılı olabileceğini düşünmüyorum. Son şampiyon İtalya bile 2 maç berabere kaldı hemen eleştiri yağmuru başladı, başarısızlıkta eleştiri olur, bu dünyanın her yerinde vardır ama bizdeki biraz anormal sanki, yapıcı eleştiri yok, alakasız konulara kızmakta üstümüze yok. Futbolda yaşanan neyse iş dünyasında da aynısı yaşanmıyor mu peki? Tahammül sıfır, plansızlık diz boyu, sürdürülebilir bir yapı kuralım zihniyeti ise hiç yok. E peki nasıl olacak böyle, başarı nasıl gelecek?

• Konu spordan açılmışken ülke olarak gurur duyduğumuz Türkiye Kadın Millî Voleybol Takımından bahsetmemek olmaz. Geçtiğimiz haftalarda Avrupa 3. olarak hepimizi gururlandıran takımımız FIVB dünya sıralamasında şu anda 4. sırada. Maçlara baktığınızda takımdaki arkadaşlığı, gözlerdeki hırsı ve kazanma sevincini çok rahat gözlemleyebiliyorsunuz. Sonuçta kabiliyet, çok çalışma ve disiplin herhangi bir spor branşında başarılı olmak için yeterli gözükse de takım oyunlarında yukarıda saydıklarım olmazsa buradan büyük başarı hikayeleri çıkmıyor. Ofislerde de böyle değil mi, en iyi üniversiteden mezun, hırslı, gözü zirvede yüz binlerce genç iş hayatına atılıyor ama içlerinden sadece ufak bir kısmı çok büyük başarılara imza atıyor. Sözün özü, iletişimi ve insanlarla iyi ilişki kuranlar her zaman ön plana çıkıyor.

• İş hayatına atılmak derken Temmuz ayında bir önceki aya göre 506 bin kişi artarak 3 milyon 902 bin kişi olan işsizlik rakamları çok konuşuluyor. Pandemi döneminde istihdamı desteklemek için devreye alınan kısa çalışma ve işten çıkarma yasağı uygulamaları sona erince işverenler çalışanları işten çıkartmaya başladı. Bu arada her dönem olduğu gibi “kardeşim 8 bin TL veriyoruz çalıştıracak adam bulamıyoruz” diyen kişilerin videoları sosyal medya kanallarında dönmeye başlıyor. Evvelsi gün böyle bir video çıkınca burada eski çalışan birisi Twitter’da videonun altına “Bu adam 2 bin TL maaş verir, 2 bin TL’de bahşiş alacağımızı söyler, garanti para yok, günde 12 saatten fazla çalışma var, tatil yok, o yok bu yok” gibisinden bir yorum yazmış. Ondan sonrası tam şenlik, kim kime dum duma, o ona laf sokmuş diğeri başkasına, bu Twitter tam curcuna, bazen sinirleri bozuyor vs desekte bu tip atışmaları okurken zaman zaman kahkahalar atabiliyorsunuz.

• Benim son zamanlarda severek izlediğim, İş Bankası reklamları da halkı ikiye böldü. Zaten bir konuda birleşsek kolumu keseceğim 🙂 Tartışmanın ana kaynağı Zeki Müren’in hatırasına saygısızlık edildiği üzerineydi. Benim yorumlardan okuduklarımdan çıkardığım tespit, büyük bir çoğunluk Zeki Müren’i ekranlarda görmekten dolayı çok mutlu. Hatta özlemişiz diyenleri çokça gördüm, sesi ve sanatı şüphe götürmez Türkiye’nin en iyilerinden birisi olmanın yanısıra yıllar geçse de halkta bıraktığı bu sevgi seli çok acayip değil mi? Bu arada geçen hafta ölen Fransız aktör Jean-Paul Belmondo için yapılan veda törenini izleyince sanatçıya nasıl değer verilir, nasıl el üstünde tutulur izlemiş ve görmüş olduk. Umarım ülkemizde de sanatçılarımız yaşarken de hak ettiği değeri görürler. Zeki Müren demişken, bir şarkısı ile onu anmadan geçmeyelim, en güzel şarkılardan birisi, sonuna kadar açın, eşlik edin.

• Sanatçıya saygıdan söz açılmışken geçenlerde kaybettiğimiz Ferhan Şensoy’dan bahsetmemek olmaz sanırım. Türk tiyatro tarihinin en önemli isimlerinden birisini kaybettiğimizde çoğumuzun aklına “hastalığı varmış ama bilmiyorduk” cümlesi geldi. Keşke yaşayan değerlerimize daha fazla sahip çıksak, onlara daha fazla destek versek, sanatlarına daha fazla saygı duysak, umarım yeni gelen nesil ve oradan çıkacak olan liderler bunu bizlerden daha iyi yaparlar. 1987 yılında oynamaya başladığı, 2400 kez (belki daha da fazla) seyircilerle buluşarak dünya tiyatro tarihinde rekorlara imza atan tek kişilik oyunu Ferhangi Şeyler’den ufak bir kesit, keyifle izlemeniz dileğiyle.

• Korona gündemdeki yerini koruyor, aşıyı ülke geneline yaymak için aşı olmayanlar maçlara ve toplu etkinliklerin yapıldığı yerlere giremiyor, otobüs, tren veya uçakla şehirlerarası yolculuk yapamıyor. İşyerlerinde aşı zorunluluğu getiren firmaların sayısı artarken aşı olmak isteyen çalışanı firmanın işten çıkartma hakkı var mı yok mu tartışmaları da gün gittikçe alevleniyor. Benim bildiğim böyle bir hak yok ama aşı olan kişilerin “kardeşim biz salak mıyız, biz neden aşı oldukta sen olmuyorsun” gibisinden yaklaşımlarımda bulunmaları, aşı olmayan kişilerin işyerinden bir şekilde soyutlanması gibi durumlar yüzünden insanlar istemeye istemeye aşı olmaya gidiyorlar. Ölenler arasında aşılı olan kişilerin de açıklanması insanlarda endişe yaratabiliyor, “e hani aşı koruyordu” gibisinden tartışmaları başlatıyor. Geçenlerde bir komşum, aşı olmayanlara para çekme yasağı koy, bak ertesi gün kaç milyon kişi aşı oluyor izle demişti, bakalım bu yasaklar nereye kadar ilerleyecek ve daha da önemlisi aşı olmayan kişi sayısı ne zaman istenen düzeylere gelecek, izleyip göreceğiz.

• E-ticaret hakkında eğitimlerin, sohbet programlarının, web sayfası yapma atölyelerinin olacağı ve binlerce kadının tanışacağı E-Ticaret Kadınlar Kulübü ekim ayında açılıyor. Sadece kadınların üye olabileceği bu platforma buradan ücretsiz katılabilirsiniz.

• Geçenlerde n11 ile stratejik ortaklık yapacaklarını söyleyen Getir’de her an bir gelişme yaşanıyor. Bu yıl İngiltere’de hizmet vermeye başlayan Getir, Tottenham Hotspur ile yaptığı Global Sponsorluk anlaşmasını bir adım ileri taşıdı. İmzalanan yeni anlaşma ile Getir, Tottenham Hotspur’un ilk resmi “Antrenman Forması Sponsoru” oldu.

• Google’ın popüler video izleme servisi YouTube, kullanıcıları için çalışmalarına tüm hızıyla devam ediyor. Uzun bir süredir Premium hizmetiyle reklamsız video deneyimi sunan YouTube, Music servisi de dahil olmak üzere toplam 50 milyon kişinin abone olduğunu duyurdu.

• Bir süredir Bitcoin’i resmi para birimi olarak kabul etmeye hazırlanan El Salvador, yeni finansal dönemini resmen başlattı. Küresel finans sisteminin değişimini başlatma potansiyeli olan hamle, uzun vadede Bitcoin’e büyük kazanımlar sağlayacak gibi görünüyor.

• Trendyol, “Erken Ödeme” uygulaması ile satıcıların acil finansal ihtiyaçlarını karşılamayı hedefliyor. Satıcılar için yeni bir özellik sunan Trendyol, “Erken Ödeme” uygulaması ile acil finansal ihtiyaçlarını karşılamaya hazırlanıyor.

• Gıda israfı bütün dünyanın en büyük sorunlarından birisi, bir kısım insan aşırı tüketirken bir kısım insan ise açlık ile mücadele ediyor. Bu tip konular ile alakalı yapılan girişimler benim ilgimi çektiği gibi yatırımcıların da ilgisini çekiyor. Gıda israfını önlemek için insanların gıda ve gıda dışı ev ürünlerini ücretsiz paylaşmalarına olanak tanıyan uygulama Olio, 36.2 milyon euro yatırım aldı.

• Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Kız Kulesi’nde restorasyon çalışmaları başlatıldı.

• Yaşasaydı bugün 75 yaşında olacak efsanevi müzisyen Freddie Mercury anılıyor. Mercury’nin son nefesini verirken dahi yanında bulunan sevgilisi Jim Hutton ile 1980’li yıllarda çekilen fotoğrafları, unutulmaz şarkıcının hayatından bir kesit sunuyor.

• Bu sene 90’ıncı yaşını kutlayan İzmir Enternasyonal Fuarı konserleri başladı. Ziyaretçiler tarafından büyük ilgi gören Çim Konserleri, bir yıl aranın ardından muhteşem bir gece ile açılışını yaptı.

• Elvis Presley’in 1972’de New York’taki Madison Square Garden konserlerinin ilkinde giydiği beyaz tulum ve pelerin, 1 milyon 12 bin 500 ABD dolarına satıldı.

• “Yeniden Şehrin Caz Hali” temasıyla düzenlenen 31. Akbank Caz Festivali, bu yıl 1-10 Ekim’de sanatseverlerle buluşacak.

• Matrix serisinin merakla beklenen dördüncü filmi ‘The Matrix: Resurrections’ın ilk fragmanı yayınlandı.

• Müzikseverler Şişli Plak Festivali’nde bir araya geliyor. Şişli Belediyesi’nin bu yıl ilk kez 18-19 Eylül tarihlerinde Feriköy Organik Pazarı otopark alanında düzenleyeceği Şişli Plak Festivali, İstanbul’un müzik kültürünü ve plak atmosferini yaratan tüm paydaşlarını iki gün boyunca bir araya getirmeyi hedefliyor.

• Göbeklitepe’nin dijital model ikizi çıkarıldı. Yüzde 80 bindirme oranı ile çekilmiş bin 800 adet yüksek çözünürlüklü fotoğraf ile yapılan çalışmanın sonucunda Göbeklitepe, sanal gerçeklik ortamına taşındı. Vatandaşlar, özel gözlükleri takarak, kilometrelerce uzaklıktaki Göbeklitepe’yi İstanbul’da gezebilecek.

• Bunlarla alakalı güncel haberlere bugünkü Sadece 5 Dakika bülteninden ulaşabilirsiniz.