Y Kuşağını Anlayamayan Şirketler ve Markalar, Z Kuşağına Dokunamayacak

0
2596

40 yaşına girmeme az kala işe alımlarda karşımdaki adayın doğum yılını öğrenince ilk aklıma gelen şey ‘bu kişi doğduğunda ben lisede öğrenciydim’ oluyor ve eminim benimle aynı yaşta olan herkes bunu yaşıyor. ‘Biz sizin yaşınızdayken’ diye başlayan cümleleri hepimiz büyüklerimizden sıkça duyduk ama yeni nesil için bu cümleler pek birşey ifade etmiyor çünkü devir değişti. Tüplü televizyonu, TRT’nin olduğu tek kanallı dönemleri ve ankesörlü telefonları bizim bile unuttuğumuzu düşünürsek teknolojinin ışık hızıyla ilerlemesi sonucunda bizlerinde değiştiğini düşünüyorum.

Ben internet ile tanıştığımda sene 90’ların sonuydu ve bir elin parmağını geçmeyen web sayfa adresleri, yavaş çalışan internet, sadece arama ve mesaj göndermeye yarayan cep telefonları vardı. Ara bir kuşak olmamıza rağmen bence yaşıtlarımız iyi kötü teknolojiyi yakaladı ve bulundukları kurumları en iyi şekilde yönetiyorlar.

90’lı yıllarda doğanlar üniversitelerden mezun olup iş hayatına giriyor, bu genç kardeşlerimizin özgüvenleri, hem para kazanmalarından hem de kendilerine sorumluluk verildiğinden dolayı artıyor. Bizim kuşak gibi değiller, beğenmediklerini anında sosyal medya kanallarından saniyesinde eleştiriyorlar, markalara bir nevi ayar veriyorlar, eğlenceli içeriklerden hoşlanıyorlar ve teknolojik gelişmeleri herkesten daha iyi takip edip hayatlarında aktif şekilde kullanıyorlar.

İş dünyası ve markalar için büyük önem taşıyan ve 2020 yılı itibariyle harcama gücünün büyük bölümüne sahip olacak Y kuşağının davranış kalıpları ve beklentileri bu anlamda çok önemli. Günümüz pazarlama sektöründe nesiller X, Y ve Z kuşağı olarak kategorize ediliyor ve Y neslinin davranışlarını, özelliklerini ve beklentilerini anlayamayan şirketler, teknolojinin içine doğan Z kuşağına hiçbir şekilde dokunamayacaklar.

Dünya nüfusunun %25’ini, Türkiye nüfusunun ise %35’ini oluşturan Y kuşağı, markaları kendilerinin bir yansıması olarak görüyor. Eğer markalar Y kuşağını anlayabilir ve buna göre yaklaşım tarzını benimserse arkadan gelecek kuşaklar içinde hazırlıklı olacaklar.

Y kuşağı tüketicilerinin yaklaşımlarına bakarsak;

Çabuk sıkılan ve kararları hızlı değişkenlik gösteren Y kuşağı için alışveriş, ihtiyaçların temin edilmesinden çok sosyal bir aktivite olarak karşımıza çıkıyor. Dolayısıyla, markaların Y nesline eğlenceli alışveriş imkanı sunması önem taşıyacak.

Sosyal medya, web siteleri, arama motorları, arkadaşların önerileri, aile ve ürün inceleme web siteleri, Y kuşağının satın alma davranışlarını etkileyen faktörlerin başında geliyor. Bu durum, müşteri memnuniyeti sağlamayı öncelik olarak gören firmaların, WOM (ağızdan ağıza pazarlama) etkisinden faydalanmayı sürdüreceklerini ortaya koyuyor.

Y kuşağı üyelerinin %50’si arkadaşlarının onaylamadığı bir ürün ya da hizmeti satın almayacaklarını belirtiyor. Kuşak, çevresindekilerin önerilerine kulak verirken aynı zamanda çevresinde bulunan diğer bireylerin de satın alma davranışlarını etkiliyor.

Güvenilirliğe ve şeffaflığa önem veren Y kuşağı tüketicileri, teknoloji ve bilgiye oldukça hâkim olmaları dolayısıyla sürekli sorguluyor ve araştırıyor.

Y kuşağının %95’i düzenli olarak akıllı telefon kullanıyor ve internette diğer kuşaklardan çok daha fazla zaman harcıyor. Y kuşağının internet popülasyonu içindeki oranı yüzde 55’in üzerinde. Bu oranlar, mobil web sayfası ve mobil aplikasyonlara sahip olan şirketlerin ve markaların rekabette öne çıkacağını gösteriyor.

Y kuşağı, deneyimledikleri ürün ya da hizmetler hakkında yorum yaparak şikayet ya da memnuniyetlerini belirtmeyi seviyor.

Y kuşağı, e-posta ve SMS ile iletişim kurmayı yüz yüze görüşmeye tercih ediyor. Dolayısıyla, kişiye özel iletiler gönderen markalar müşteri bağlılığı yaratacak.

Fikirlerine değer verildiğini görmek Y kuşağının kalbini kazanmakta büyük önem taşıyor.

Y kuşağı için herhangi bir markanın online satış özelliğinin bulunmamasını büyük eksiklik olarak görüyor.

Özgür ve dahil edildiğini hissettiren, çok yönlü, basit, net, kolay anlaşılır, dürüst, şeffaf, samimi ve faydacı yaklaşımlar, Y kuşağına dokunan noktalar arasında öne çıkıyor.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here