Sektörün içinde olduğumuzdan dolayı teknolojideki gelişmeleri acaba biz mi gözümüzde çok büyütüyoruz ve gelecek için iyimser beklentiler içine giriyoruz diye düşünmüyor değilim ama zaman zaman şahit olduğum olayları anımsayınca aslında herşeyin hızlıca değiştiğini ve dijitalin hayatımızın tam da göbeğinde olduğunu görüyorum.

Son bir senede karşılaştığım 4 olayı okuyunca sizde eminim bana katılacaksınız.

  1. Geçen sene Beşiktaş Çarşı’da bir mekanda otururken yandaki masada oturan 50 yaş üstü teyzelerin sohbetine ister istemez kulak misafiri oldum. Bir teyze Facebook’ta koyduğu resme beş dakikada bir bakıp like sayısı kaç olmuş onu söylerken, bir diğeri Instagram’da takip ettiği ünlülerden bahsediyordu. Diğer teyzelerden birisi ise yanındakine Whatsapp’dan attığı mesajları görmesine rağmen neden cevap vermediğini sorup sitem ederken o teyze ise kızının yazdığı blog sayesinde nasıl iş bulduğunu anlatıyordu. İşle alakalı konulardan uzaklaşmak için sakin bir cafe seçtiğimi düşünürken bir anda bu denli yoğun bir teknoloji sohbeti beni inanılmaz etkilemişti. Yaşça büyük ve tahminen ev hanımı olan bu teyzelerin teknolojiyi bu kadar hızlı benimsemeleri ve hayatlarına bunu adapte etmeleri beni inanılmaz şaşırtmıştı.  
  2. Bundan bir ay önce Taksim’de metro çıkışında bir arkadaşımı beklerken orada bekleyen bir inşaat işçisinin telefon konuşmasını ister istemez dinlemek zorunda kaldım. Konuşmadan bir yerde bir arkadaşı ile buluşacağını ama adres konusunda anlaşamadıklarını anlıyordum. İnşaat işçisi belli bir süre sonra karşısındakinin adresi tarif edememesinden sıkıldı ve lokasyon göndermesini istedi. İki dakika içinde kendisine Whatsapp üzerinden gelen lokasyon bilgisine tıkladı, Google Maps üzerinden gideceği yere baktı ve yola koyuldu. Ben hala arkadaşımı beklerken işçinin arkasından şaşkın şakın bakıyordum.    
  3. Geçen hafta uzun zamandır görmediğim bir arkadaşım sohbet ederken ne tip projeler yaptığını sorduğumda bana anlattığı bir hikaye çok ilgimi çekti. Arkadaşım dijital pazarlama ile ilgili her hafta düzenli blog yazıyor ve bir yazısına Tekirdağ’da yaşayan bir emlakçı görüş belirtiyor. Arkadaşım kendisiyle temasa geçtiğinde emlakçının arsa satışı yaptığını ve kış aylarında havanın soğuk olmasından dolayı kimsenin arsa gezmek istemediğini öğrenmiş. Arkadaşım kendisine virtual reality sayesinde bu konuyu çözebileceklerini söylemiş, deneme amaçlı belli arsaların çekimlerini yapmış. Emlakçının ofisine gelenlere takılan virtual reality gözlükleri ile müşteriler sanki arsayı gezmiş gibi hissettiklerinden bu teknoloji çok hoşlarına gittiği gibi sıcak ofis ortamında arsayı sanal dolaşabilmek ilgilerini çekmiş. Bu çalışmanın sonucunda emlakçı elindeki bütün arsaları 2 hafta içinde satmış. Yeni teknolojiler sayesinde neler yapılabildiğini duymak beni inanılmaz heyecanlandırırken aynı zamanda ileriye dönük beklentilerimi de artırmış oldu. Teknolojiye para harcamaktan çekinmeyen vizyon sahibi bir emlakçı olmasaydı bu sonuçlar da alınamayacaktı.
  4. Youtube ile ilgili kullanımın son zamanlarda feci şekilde artmasına hepimiz şahit oluyoruz. Bazı firmalar TV’de yayınlamadıkları reklamları sadece buradan yayarken, bazı firmalar şirket içi eğitimleri için buradan faydalanıyor. Artık haftalık dizilerin bile çoğunun burada bir kanalı var ve fragmanları ilk buradan paylaşıyorlar. Yeni gelen nesillerin tamamen görsel şeylere odaklanacağını ve onlara sunulacak her şeyin içinde oyunlaştırmanın olacağı söyleniyor. 3 yaşındaki oğlumun ilk söylediği kelimelerden birisinin Youtube olması zaten geleceği fazlasıyla özetliyor gibiydi.

Sizlere günlük hayatın içinden farklı sosyo kültürel kimliklere sahip insanlardan örnekler vermek istedim. 3 yaşındaki oğlumdan 50 yaş üstü teyzelere, Tekirdağ’da emlakçılık ile uğraşan birisinden inşaat işçisine kadar farklı profillerin olduğu bu hikaye setinde tek ortak nokta dijitalin hayatımızdaki yeri. Bakalım bu dijital dönüşüm hayatımızda neleri değiştirecek…

Murat Erdör – Dijital Dönüşüm Danışmanı 

Bu yazı E-Ticaret Çağı Dergisinde yer almıştır.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here