Sevgili Dostlar,
Sizinle hala tanışmamış olabiliriz, bu yüzden sizlere kısaca kendimden bahsetmek isterim. Yahu bana ne senden diyebilirsiniz 🙂 Sonuna kadar haklısınız, vallahi kendimi önemsediğimden değil, birazdan yazacaklarımın daha anlaşılır olması için 3-4 satır yazmak istedim.
İsmim Murat Erdör, 20 sene boyunca kurumsal hayatta çalışmış, 4 sene önce kendi firmasını kurmuş, herkes gibi iş ve özel hayata dair sorunlarla karşılaşmış, bunlara çözümler bulmaya çalışırken bunların hep kendisini bulduğunu düşünmüş, yeni insanlarla tanışa tanışa, onlarla samimi ola ola, kendini açma ve konuşma cesaretini göstere göstere bunun aslında hiçte böyle olmadığını gördüm.
Özellikle yabancı firmalarda çalışırken farklı ülkelerden yüzlerce insanla tanışıp onlarla arkadaş olunca bütün insanların ırk, dil, din farketmeksizin aynı korkuları yaşadıklarını gördüm. Başarısız olma, yalnız kalma, işten çıkartılma, terk edilme ve hastalık gibi konular hepimizin en başta korktuğu şeyler olmuş. Kısacası hepimiz aynıyız, yok birbirimizden farkımız…
Senede 100’den fazla etkinlik yapıyorum, bu sayede bugüne kadar tanışma şansı bulamayacağım binlerce insanla tanışıyor, yüzbinlerce insanın evine konuk oluyoruz. Oldum olası gözlemlemeyi, dinlemeyi ve neyin ne olduğunu anlamaya çalışmayı hep sevdim, bazen doğru yorumladım kimi zaman yanlış ama şunu çok net gördüm ki kimse eksik olduğu alanların bilinmesini istemiyor, herkes kendisini güçlü göstermeye gayret gösteriyor, herkes çok iyi, herkes çok güzel, herkes kusursuz, belki de insan psikolojisi böyle, cidden insan kendisini hep öyle görüyor, kötü veya olumsuz bir şeyi kendisine konduramıyor.
Böyle olunca da ölene kadar da bu hayatı sürdürüyor, konfor alanını bozacak hamle ve davranışlardan kaçınıyor, kendimizce çizdiğimiz bir çerçeve içinde hayatımızı sürdürüyoruz. Aaaaa, bu ne yanlış ne kötü bir şey vs demek istemiyorum, zaten haddime de değil, tarzım da değil, herkesin doğrusu kendine. Laf aramızda yukarıda bahsettiğim şeylerin bazılarını bende zaman zaman yaptım ama sonradan gördüm ki çok komikmiş ve gereksizmiş.
“Peki neden” dedim kendi kendime, ego desen pek ego sorunum olmadı, şu desen o değil, bu desen şu değil, sonradan anladım ki korkularla yüzleşmekten çekinmişim. Diyeceksiniz ki, ne var yahu, x konuda yetersizsin ve bunu kabullendin, dünyanın sonu mu geldi? Evet, tabi ki gelmiyor ama insanoğlu sanırım bunu kabullenmek istemiyor, bilse de ya üstünü örtüyor, ya da bilmiyormuş gibi yapıyor. Kimi insan efendi efendi ağzını kapatıyor ve o konuyla alakalı ahkam kesmiyor kimisi ise bilgisinden çok fikri olduğundan malesef kendisini rezil ediyor.
Sonuç itibariyle her konuda iyi olacağız, her şeyi bileceğiz diye bir şey yok tabi ama zayıf olduğumuz alanları da bilmek, bunlardan korkmak yerine üstüne gidip geliştirmemiz gerekiyor. Geliştirsek ne olur, geliştirmesek ne olur diyebilirsiniz ama sadece son 4-5 senede bile hayata dair inanılmaz hızlı değişimleri gördükçe işini gücünü oturtmuş çoğu insan bile bu değişkenlikler içerisinde kurumsal hayatın çarklarında kaybolmamak, girişimcilik dünyasında ön planda olmak için acaba ne yapmalıyım diyor ve altyapısını kuvvetlendirmeye çalışıyor. Bu kişiler biliyorlar ki özellikle korona sonrası zaten değişmeye başlamış iş yapış şekilleri tamamen bambaşka bir boyuta gelecek ve burada hızlı yol alanlar rakiplerine göre 3-4 kat öne çıkacaklar.
Peki;
- Siz bu değişime ne kadar hazırsınız?
- Sizin bu hayata dair korkularınız var mı?
- Zayıf olduğunuz, geliştirilmesi gereken yanlarınızı biliyor musunuz?
- 2-3 sene sonra nerede olmak istediğinizi düşündünüz mü?
Ya arkadaş, kim öle kim kala, daha önümüzü göremiyoruz, kimbilir neler olacak diyorsunuz doğru ama zamanda su gibi akıp gidiyor, bu yüzden değişime hazır olmak, sizin gibi düşünen insanlarla bir araya gelmek, kah iş konuşmak, kah hayata dair sohbet etmek, bu hayatta sizin gibi yüzlerce insanın varlığından haberdar olup onlarla keyifli bir ortamda bulunmak emin olun size çok ama çok iyi gelecek.
Eksik olduğumuzu düşündüğümüz konularda kendimizi geliştirmek, mental sağlığımıza iyi gelecek dostluklar kurmak ve işbirlikleri oluşturmak için haydi gelin aramıza katılın, gücümüze güç katın. Emin olun bizi çok sevecek, keyif alacak ve bu topluluktan bir daha ayrılmak istemeyeceksiniz.
Sevgiler
Murat Erdör
