Hayaller ve Gerçekler

0
150

Sevgili Dostlar,

Her yeni yıla girdiğimde bu sene bunları yapacağım dediğim şeylerin ya yarısını yapmadığımı ya da işle alakalı zorunlu olan şeyleri yaptığımı ama hayata dair olanları ertelediğimi görüyorum. Çok büyük çok acayip şeyler değil bu arada, birkaç örnek vereyim belki sizler de benimle paylaşırsınız buna benzer şeyleri.

Mesela her Aralık ayının ikinci haftasında kendimce yılbaşı moduna giriyor ve bu sene olmadı ama seneye yılbaşı döneminde son bir hafta hiç bir şey yapmayacağım, boş boş oturup kahve içeceğim, gece geç saatlere kadar yılbaşı temalı filmleri izleyeceğim, bol bol hediye alıp sevdiklerime vereceğim gibisinden bir moda giriyorum ama nedense o yılbaşı hedefim hiç gerçekleşmiyor, ya son dakika bir iş çıkıyor ya bir sonraki senenin başındaki bir etkinlik için acil yapılması gereken bir şey oluyor, bizim masum hayaller de yalan olup gidiyor.

Haydi yılbaşında olmadı ama yaz aylarında bilgisayarın kapağını iş için açmayayım, iki ay sadece kitap okuyayım, ertelediğim eğitimleri izleyeyim, bir sonraki senenin planlarını sakin kafayla yapayım, gitmediğim yerlere gideyim gibisinden düşüncelerle Haziran ayına giriyorum ama bir sonraki dönemin okul taksitleri, servis ücreti, yemek parası gibi şeyler arka arkaya gelince yeni işler kovalamaya devam ediyorum.

Hayatım boyuncayı çalışmayı çok sevdim, hala da seviyorum ama tükenmişlik sendromunu da zaman zaman hissediyorum. Beni yoran sadece işler güçler mi diye düşünüyorum ama memlekette yaşananlar da fazlasıyla yıpratıyor. Bazı arkadaşlarım “abi ben hiç TV izlemiyorum gazetelere de bakmıyorum böylece etkilenmiyorum diyor” ama öyle de olmuyor ki arkadaş, nereye kadar kaçacaksın böyle, yaşadığın ülkenin gerçeklerinden bihaber yaşamakta bana çok anlamlı gelmiyor.

Yurtdışına gitmekle alakalı yazdığım son yazıdan sonra diğer ülkelerde neler olup bitiyor biraz baktım, İngiltere, Almanya, Fransa, İtalya, Portekiz gibi nice ülkede inanılmaz derecede göçmen sorunu var, dükkanlara girip yağmalayanlar, sokaklarda yürüyen garip kılıklı adamlar sadece kadınlara değil erkeklere bile sarkıntılık eden değişik tiplerin olduğu videolara denk geldim. Biz gene höt demeyi biliyoruz da elin Avrupalısı hayatı boyunca görmediği olaylarla karşı karşıya kalınca afallıyor.

Sadece göçmen sorunu yok tabii ki de, herkesin kendi kurallarını belirleyip buna göre yaşaması da ayrı bir sorun. Bir dönem “sen ne biçim üniversite mezusun sen de yaparsan diğerleri ne yapmasın” gibisinden bir laf vardı, sanırım üniversiteden mezun olunca o kişinin her şeyi doğru yapacağı düşünülüyordu, ne ilginç değil mi, halbuki şimdi eğitimli eğitimsiz herkes kafasına göre takılıyor.

Bu arada üniversite eğitiminin gerekliliği de online eğitim sonrası tartışılıyor.  Buraya sadece eğitim alınan bir yer olarak bakmak hata tabi, burası olaylara farklı açılardan bakmamızı sağlayan, kendimizi daha iyi tanımaya başladığımız bir yaşta insanları anlama ve kendimize bir yön verme anlamında bir rehber, buradan çıkan herkesin topluma saygılı bir birey olmasını beklemekte saçma. Birisi Twitter’da “cezaları 10 kat artır bak bakalım kimse sisteme uymamazlık ediyor mu” diye yazmış, vallahi doğru, biz ancak cezadan korkarız, ver en büyük cezayı kuzu gibi olmazsa bu millet ben de hiçbir şey bilmiyorum.

Bizleri yoran belki de bir numaralı sorun ise ekonomi, her gittiğim şehirde her yaş grubundan insanla tanışıyoruz, konuşuyoruz, genelde bana gelen mesajlarda veya yüz yüze görüşmelerde sık sorulan soruların başında “nasıl para kazanacağız” tarzı sorular geliyor. Hepimiz bir şekilde para kazanmak daha iyi şartlarda yaşamak istiyoruz, bu da gayet doğal, peki bu nasıl olacak?

Dijital dönüşüm bu anlamda bizlere harika fırsatlar sunuyor ama ilerlerken bir stratejimizin ve planımızın olması gerekiyor. Öncelikle kendimizden başlamak gerekiyor, ben kimim, hangi becerilerim var, hangi konuda bilgili ve deneyimliyim, bu bilgi ve deneyimler başka insanların işine yarar mı, insanlar buna para verir mi, bunu satmak istersem hangi kanalları kullanmalıyım, bu kanalların kullanımına ne kadar hakimim gibi onlarca soruyu kendimize sormamız ve notlar almamız gerekiyor.

Birde fiziki ürün satma kısmı var, ürününüz var mı yoksa al sat mı yapacaksınız, kendi web sayfanızı mı açacak yoksa pazaryerinden mi satacaksınız, ürünün fiyatı ne olmalı, rakipler var mı, pazarlama tarafında neler yapacaksınız gibi burada da çokça soru var.

İşin özü, dijital hayat bize sonsuz imkanlar sunuyor, birileri cidden buradan çokça verim alıyor ama en başta dediğim gibi planlama ve nasıl ilerleyeceğimiz ile alakalı bilgi seviyesine sahip olmak lazım. Dijital okuryazarlığı olmayan, bunları basit bir şekilde öğrenmek isteyen, ihtiyaç duyulan hizmetlerle alakalı hangi firmadan neyi alacağını bilmeyen, dijital dünyada neler olup bitiyor kim neyi nasıl satıyor bunu anlamak isteyen çok insanla karşılaştığımdan bir proje geliştirmeye karar verdim ama öncesinde kısa bir anketle ihtiyaçları anlamaya çalışıyorum. Siz de bu konularla alakalı bir arayış içindeyseniz lütfen en fazla 60 saniyenizi alacak bu anketi doldurun, sonrasında sizlere geri dönüş yapacağız.

Muhabbete kaldığımız yerden devam edelim derseniz 8 Ekim Salı akşamı sizleri İstanbul’da yapacağımız E-Ticaret Sohbetlerine bekleriz. Mecidiyeköy’de KWORKS’de yapılacak etkinliğimizde e-ticarette rekabet avantajı hakkında birbirinden değerli konuklarımızla konuşacağız. Ceres Yayınlarından herkese kitap hediye edecek, Pasaport Pizza‘nın enfes pizzaları ile sizleri ağırlayacağız.

İçerikmatik‘in sağladığı içerikler, güncel bilgi paylaşımı, bolca sohbet, fayda sağlayacak harika networking imkanları ve samimi kahkaha dolu bir ortam bizleri bekliyor olacak. Geçen ayki etkinliğimizin videosuna bakın ve siz karar verin, gelirseniz çok mutlu oluruz,detaylı bilgi almak ve yerinizi ayırtmak için lütfen bu linke tıklayın.

E biz İstanbul’da yaşamıyoruz diyorsanız, her ay farklı bir ile gelip gene sizlerle beraber oluyoruz. 22 Ekim günü Ankara’da yaşayan dostlarımızla beraber olacağız, birbirinden değerli markalar ile beraber olacağımız E-Ticaret Sohbetleri için buradan kaydınızı yapabilirsiniz.

Başlıkta hayaller ve gerçekler demiştim ya, ben uzun zamandan beri hayalini kurduğum iki şeye başladım, birisinde bayağı  ilerledim, diğerinde ise daha çok yeniyim ama bu kadar yoğunluk arasında bir şekilde ilk adımı attım, zorlanıyorum doğru ama başlamanın da ayrı biz hazzı var, gelecek haftalarda neye başladım detaylı bir şekilde yazarım.

TV programlarında ünlülere soruyorlar ya “keşkeniz var mı” diye, genelde de herkes “yok” diyor, yalan vallahi, sadece beş dakika düşünün ne keşkeler çıkacak içinizden. Sizlerden de ricam, ne olur ertelemeyin, bu hayatta öncelikler hiçbir zaman bitmiyor sonra belli bir yaşa geliyorsun keşkeler başlıyor.

Bana yazan çok insan oluyor, içini döken “bir şeyi paylaşmak istedim” diyen, o kadar çok mutlu oluyorum ki, bu ve buna benzer paylaşımlar hayatı daha da tatlı hale getiriyor, o yüzden yazmak isteyen yazsın, hayalini yazsın, keşkesini yazsın, bilenler bilir illa ki dönüş yapıyorum.

Güzel bir hafta olması dileğiyle
Sevgiler
Murat Erdör

Önümüzdeki Günlerde Yapacağımız Canlı Yayınlar & Fiziki Etkinlikler

E-Ticaret Sohbetleri (Fiziki Etkinlik)

E-Ticarette Rekabet Avantajı Yaratmak

Kariyer Sohbetleri (Canlı Yayın)

Nuh Çimento Grubu | Ersin Başyıldız | GNR Kariyer Sohbetleri

Ordan Burdan (CanlıYayın)

Ordan Burdan

Yakın Zamanda Yaptığımız Canlı Yayınlar

Geçtiğimiz günlerde yaptığımız canlı yayınları ve fiziki etkinlik videolarını aşağıdaki linkten izleyebilirsiniz. Bu arada YouTube kanalımıza abone olursanız farklı konularda yaptığımız diğer yayınları da izleyebilirsiniz.

Pazarlama Sohbetleri

Online Sohbetler

Kariyer Sohbetleri

Online Sohbetler

 

 

 

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here